
Benzer Yazılar

Siirt’te Kezer Çayı’na giren çocuğun cansız bedeni bulundu
Byadmin
Siirt’te Kezer Çayı’na girdikten sonra kaybolan çocuğun cansız bedenine ulaşıldı. Arkadaşlarıyla serinlemek için kent merkezinden 10 kilometre uzaklıktaki Kezer Çayı’na giren 14 yaşındaki Mustafa Kaya, bir süre sonra gözden kayboldu. Çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulunması üzerine olay yerine jandarma, 112 Acil Sağlık, UMKE, AFAD ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Ekipler, Kaya’nın bulunması için…

Traktörle motosiklet çarpıştı: 3 ölü
Byadmin
Aydın’da traktörle motosikletin çarpıştığı kazada 3 kişi hayatını kaybetti. Aydın’ın Koçarlı ilçesinde iddiaya göre, Mesut Küçük idaresindeki traktör ile Selim Ateş’in kullandığı plakası henüz belirlenemeyen motosikletle çarpıştı. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda jandarma, itfaiye ve sağlık ekibi sevk edildi. Kazada, Mesut Küçük, Selim Ateş ve motosikletteki yolcu Sıla Karabacak yaşamlarını yitirdi. Motosikletin sürücüsü Ateş ve yanındaki Karabacak’ın üniversite…

Her nefeste kansere yaklaştırıyor! Geçmeyen ses kısıklığı güçlü bir sinyal
Byadmin
Bu belirtilere dikkat
Baş ve boyun kanserlerinin en önemli sebeplerinden birinin sigara olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Evren Erkul, “Bu kanser türünde belli belirsiz şikayetler sebebiyle erken tanı evresi genellikle kaçırılıyor. Erken tanı sağlayan özel bir tarama yöntemi olmasa da tütün ve tütün ürünlerinden uzak durmak gibi koruyucu yaşam tarzı alışkanlıklarına önem vermek ve küçük belirtileri hızlıca fark edebilmek çok kıymetli. Kişi kendini iyi dinlemeli ve inatçı ses kısıklığı, tekrarlayan burun kanamaları, iyileşmeyen yaralar, yeni fark edilen ya da büyümeye devam eden baş boyun kitleleri, geçmeyen nefes darlığı gibi şikayetlerde mutlaka bir sağlık merkezine başvurmalı” dedi.
Erkeklerde daha sık görülüyor
Boynun alt sınırı olan köprücük kemikleri ile üst sınırı olan kafa tabanına kadar olan bölgede beyin ve omurilik dışındaki geniş bir bölümü kapsayan baş-boyun kanserlerinin erkeklerde daha sık görüldüğünü belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Evren Erkul, “Erkeklerde daha sık görülmesiyle birlikte genetik yapının ve sonradan gelişen bazı bozuklukların da etkisi büyük. Türkiye’de baş boyun kanserleri içinde erkeklerde en sık gırtlak kanseri kadınlarda ise en sık tiroit kanseri ile karşılaşılıyor. Listenin ikinci sırasında ise her iki cinsiyet için de ağız içi kanserleri var” dedi.
40 yaş ve üzeri daha büyük risk taşıyor
Dünyada en sık görülen kanserlerin arasında 6’ncı sırasında yer alan baş ve boyun kanserlerinin genel olarak 50 ve üstü yaşlarda görüldüğünü açıklayan Erkul, “Yine de erken yaşlarda da boyunda şişlik ya da kitle gibi şikayetlerle gelen hastalar mutlaka baş boyun kanserleri açısından değerlendirilmeli ve kesin tanı için detayı incelenmeli. Çocuklarda bile nadiren de olsa genetik yatkınlık, mutasyonlar ve küçük yaşlarda alınan radyoterapilerin tetikleyici etkileriyle sarkomlar, farklı tümörler ve lenfomalar görülebiliyor” şeklinde konuştu.
Geçmeyen ses kısıklığı güçlü bir sinyal
Baş ve boyun kanserlerinde tümörün yerleştiği yere göre belirtilerin de farklılaşabileceğini dile getiren Erkul, “Örneğin en sık karşılaşılan gırtlak ve ağız içi kanserlerinde ses kısıklığı ve ağız içinde geçmeyen yaralar görülüyor. Ya da daha nadir görülen burun içindeki tümörlerde burun kanamaları, burun tıkanıklığı, yüz ve ağızda yaralar gibi şikayetler ortaya çıkabiliyor. Bunlara ek olarak baş ve boyun bölgesinde ortaya çıkan şişlik ve kitleler de takip edilmesi gereken ciddi semptomlar arasında” şeklinde konuştu.

Sırplar bu semptomu hissettikleri anda topluca sarımsağa sarılıyor: Büyük bir hata!
Byadmin
KBB Uzmanı Dr. Galina Joković, soğuk algınlığı gibi viral üst solunum yolu enfeksiyonlarının kulak enfeksiyonuna yol açabileceğini belirterek, “Viral enfeksiyon burundaki bakteri dengesini bozarak östaki borusu üzerinden kulak iltihabına zemin hazırlar” dedi ve bu durumlarda sarımsak kullanılmamasına dikkat çekti.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş
Byadmin
Balık, yüksek kaliteli protein içermektedir. Ancak balık tüketemeyen bireyler için alternatifler mevcuttur. Tavuk, hindi, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklar ile birlikte mercimek, nohut, kuru fasulye, bezelye, soya ürünleri ve tam tahıllar da yeterli proteini sağlayabilir. Özellikle yumurta ve süt ürünleri, balık proteinine yakın biyoyararlanım sağlar. Bitkisel kaynaklı omega-3’ler, alfa-linolenik asit (ALA) formundadır. Ceviz, keten tohumu, chia tohumu, semizotu, kenevir tohumu ve kanola yağı ALA yönünden zengindir. Ayrıca mikroalglerden elde edilen takviyeler, doğrudan EPA ve DHA içerdiğinden balıktaki omega-3’e alternatif olarak düşünülebilir.
Balık alerjisi olan bireyler nasıl dengeli beslenebilir?
Balık alerjisi çocuklukta başlayabileceği gibi, erişkinlikte de gelişebilir ve genellikle yaşam boyu sürebilir. Bu durumda, bireylerin balığın sağladığı temel besin öğelerini başka kaynaklardan karşılaması, dengeli bir diyet sürdürebilmesi ve çapraz temaslardan korunması son derece önemlidir. Balık alerjisi olan bireyler için protein, sağlıklı yağlar, vitamin ve mineraller açısından zengin, dengeli bir beslenme planı oluşturulması önemlidir. Protein için yumurta, süt ürünleri ve baklagiller; omega-3 için bitkisel kaynaklar ve mikroalg takviyeleri; D vitamini için yumurta sarısı, güçlendirilmiş süt ürünleri ve güneş ışığı; iyot içinse iyotlu tuz önerilir. Diyet, bireyin yaşına, cinsiyetine ve sağlık durumuna göre kişiselleştirilmelidir.
Balık yağı takviyelerine dikkat!
Balık alerjisi olan bireylerin balık yağı içeren takviyelerden kaçınması gerekir. Balık yağı takviyeleri, ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Ürün etiketlerinde “fish oil”, “marine oil”, “omega-3 from fish”, “cod liver oil” gibi ibarelere dikkat edilmeli, ambalaj üzerindeki alerjen uyarıları kontrol edilmelidir. Çocuklarda büyüme ve gelişme desteklenmeli; protein, D vitamini, omega-3, çinko ve iyot eksiklikleri önlenmelidir. Yumurtanın diyet içinde yeri önemlidir. Ayrıca süt ürünleri, kuru baklagiller, tahıllar ve ceviz gibi yağlı tohumlar uygun şekilde diyete entegre edilmelidir. Gerekli durumlarda D vitamini ve omega-3 takviyesi düşünülebilir; doktor ve diyetisyen kontrolünde verilmelidir.
Dışarıda yemek yerken çapraz temas riski göz ardı edilmemeli
Menülerde balık içerip içermediği net olmayan ürünler mutlaka sorgulanmalıdır. Özellikle Asya mutfağında kullanılan balık sosu, hamsi içeren salata sosları, bazı çorbalar ve kızartma yağlarında daha önce balık pişirilmiş olabilir. Bu nedenle “Balık alerjim var, kesinlikle tüketmemem gerekiyor” uyarısı net bir şekilde yapılmalı; çapraz kontaminasyon riski sorulmalıdır. Balık alerjisi genellikle kabuklu deniz ürünlerine karşı da duyarlılık gösterebilir, bu nedenle deniz ürünleri tamamen diyet dışı bırakılabilir. Bitkisel protein alternatifleri olarak mercimek, nohut, kuru fasulye, soya, kinoa, tofu, tempeh, ceviz, chia ve keten tohumu gibi kaynaklar önerilir.
Bağışıklığı destekleyen beslenme planı
Bağışıklık sistemi için antioksidanlardan zengin, yeterli protein ve omega-3 içeren bir beslenme planı önerilir. C vitamini (narenciye, kivi, biber), E vitamini (badem, ay çekirdeği), A vitamini (havuç, ıspanak), çinko (kabak çekirdeği, kırmızı et), selenyum (yumurta, tam tahıllar) ve probiyotik kaynakları (yoğurt, kefir) diyette yer almalıdır. Bitkisel omega-3’ler (ALA), vücutta EPA ve DHA’ya düşük oranda dönüşür (yaklaşık %5-10). Bu nedenle, özellikle çocuklar, gebeler ve kalp hastalığı riski taşıyan bireylerde mikroalg kaynaklı EPA-DHA takviyesi düşünülebilir. Takviye gereksinimi bireysel değerlendirme ile belirlenmelidir.
Balık alerjisi olanların beslenmede yer alması gereken besinler
Balık alerjisi olan bireylerin günlük menüsünde mutlaka yer alması gereken temel besin grupları şunlardır:
-Protein:Yumurta, süt ürünleri, baklagiller
-Yağlar:Zeytinyağı, ceviz, chia, keten tohumu
-Tam tahıllar:Bulgur, esmer pirinç, yulaf
-Meyve-sebze:Renkli sebzeler, turunçgiller, yeşil yapraklılar
-Takviye gerekirse:D vitamini, omega-3 (mikroalg bazlı), iyot
Menü bireyselleştirilmeli ve gıda çeşitliliği sağlanmalıdır.