
Benzer Yazılar

HIV tedavisinde devrim niteliğinde yöntem: ‘Hepimizi şaşkına çevirdi’
Byadmin
Avustralya’daki bilim insanları, HIV’in bağışıklık sistemi ve ilaçlardan gizlendiği beyaz kan hücrelerinde görünür hale getirilmesini sağlayan devrim niteliğinde bir yöntem geliştirdi. Melbourne’deki Peter Doherty Enfeksiyon ve Bağışıklık Enstitüsü’nde yürütülen çalışma, HIV tedavisinde umut vaat eden bir adım olarak değerlendiriliyor.

Gençleşme vaadiyle gelen büyük tehlike! Hormonları mahvediyor, sakın yüze sürmeyin
Byadmin
Kadın sağlığını tehdit ediyor
Son dönemde sosyal medya platformlarında hızla yayılan ve “gençleşme” vaadiyle paylaşılan bir trend, kadın sağlığını tehdit ediyor: Vajinal östrojen kremlerinin yüz bölgesine sürülmesi. TikTok ve Instagram gibi mecralarda kullanıcılar tarafından önerilen bu yöntem, bilimsel dayanağı olmayan ve ciddi sağlık riskleri barındıran bir uygulama olarak karşımıza çıkıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, bu akımın tıbbi açıdan büyük tehlike içerdiğini belirterek, “Bu kremler sadece vajinal kullanım içindir, yüze sürüldüğünde sistemik hormon dengesini bozabilir” diyerek net bir uyarıda bulunuyor.
Sosyal medya kaynaklı tehlikeli güzellik uygulaması
Son dönemde sosyal medya platformlarında vajinal östrojen kremlerinin cilt gençleştirme amacıyla yüz bölgesine sürülmesi yönündeki öneriler dikkat çekiyor. Ancak bu uygulama, tıbbi açıdan ciddi riskler barındırıyor. Hormon içeriği yüksek olan bu kremlerin bilinçsizce kullanılması konusunda uzmanlar kamuoyunu uyarıyor.
“Bu kremler yalnızca vajinal kullanım içindir”
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, östrojen içerikli kremlerin yalnızca vajinal bölgedeki yerel problemler için geliştirildiğini belirterek şu açıklamayı yaptı: “Östrojen içeren kremler, hassas bir hormonal denge içinde yalnızca lokal vajinal destek için formüle edilmiştir. Yüze veya geniş cilt yüzeyine uygulanması, sistemik emilim riskini artırır ve uzun vadede meme, rahim veya yumurtalık gibi hormon duyarlı dokulara etki edebilir.”
Hormon tedavileri ciddi tıbbi takip gerektirir
Vajinal östrojen kremleri menopoz sonrası dönemde vajinal kuruluk, yanma, elastikiyet kaybı ve cinsel ilişkide ağrı gibi şikayetlerin giderilmesi için geliştirilmiştir. Bu ürünlerin yalnızca kadın doğum uzmanı kontrolünde ve gerekli tanı konulduktan sonra reçetelendirilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Şen, gereksiz hormon kullanımının tehlikeli sonuçlara yol açabileceğini belirtti: “20’li, 30’lu yaşlarda östrojen dengesine müdahale etmek, faydadan çok zarar getirebilir. Bu hormonlar güçlüdür ve bilinçsizce cilde uygulanmaları sadece cilt problemleri değil, aynı zamanda sistemik rahatsızlıklara da kapı aralayabilir.”
Cilt bakımı için dermatoloğa, hormon desteği için jinekoloğa
Cilt kuruluğu ve kırışıklık gibi estetik şikayetlerin çözümünde farklı uzmanlık alanlarının devreye girmesi gerektiğini hatırlatan Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, şu önerilerde bulundu: “Yüz bölgenizde kuruluk ya da kırışıklık varsa, A vitamini türevli kremler, hyalüronik asit bazlı ürünler veya dermatoloji uzmanlarının önerdiği tedavilere yönelin. Vajinal östrojen kremleri bir sosyal medya trendi değil; ciddi tıbbi kontrol gerektiren hormon içeren tedavilerdir.”
“Sağlık, sosyal medya tavsiyelerine bırakılamaz”
Dr. Şen, son olarak sağlıkla ilgili her tür kararın uzman hekim kontrolünde alınması gerektiğini vurguladı. Sosyal medya üzerinden yayılan ve tıbbi dayanağı olmayan uygulamalara itibar edilmemesi gerektiğini belirterek, hormon içerikli ürünlerin mutlaka profesyonel rehberlikle kullanılması gerektiğini ifade etti.

Her nefeste kansere yaklaştırıyor! Geçmeyen ses kısıklığı güçlü bir sinyal
Byadmin
Bu belirtilere dikkat
Baş ve boyun kanserlerinin en önemli sebeplerinden birinin sigara olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Evren Erkul, “Bu kanser türünde belli belirsiz şikayetler sebebiyle erken tanı evresi genellikle kaçırılıyor. Erken tanı sağlayan özel bir tarama yöntemi olmasa da tütün ve tütün ürünlerinden uzak durmak gibi koruyucu yaşam tarzı alışkanlıklarına önem vermek ve küçük belirtileri hızlıca fark edebilmek çok kıymetli. Kişi kendini iyi dinlemeli ve inatçı ses kısıklığı, tekrarlayan burun kanamaları, iyileşmeyen yaralar, yeni fark edilen ya da büyümeye devam eden baş boyun kitleleri, geçmeyen nefes darlığı gibi şikayetlerde mutlaka bir sağlık merkezine başvurmalı” dedi.
Erkeklerde daha sık görülüyor
Boynun alt sınırı olan köprücük kemikleri ile üst sınırı olan kafa tabanına kadar olan bölgede beyin ve omurilik dışındaki geniş bir bölümü kapsayan baş-boyun kanserlerinin erkeklerde daha sık görüldüğünü belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Evren Erkul, “Erkeklerde daha sık görülmesiyle birlikte genetik yapının ve sonradan gelişen bazı bozuklukların da etkisi büyük. Türkiye’de baş boyun kanserleri içinde erkeklerde en sık gırtlak kanseri kadınlarda ise en sık tiroit kanseri ile karşılaşılıyor. Listenin ikinci sırasında ise her iki cinsiyet için de ağız içi kanserleri var” dedi.
40 yaş ve üzeri daha büyük risk taşıyor
Dünyada en sık görülen kanserlerin arasında 6’ncı sırasında yer alan baş ve boyun kanserlerinin genel olarak 50 ve üstü yaşlarda görüldüğünü açıklayan Erkul, “Yine de erken yaşlarda da boyunda şişlik ya da kitle gibi şikayetlerle gelen hastalar mutlaka baş boyun kanserleri açısından değerlendirilmeli ve kesin tanı için detayı incelenmeli. Çocuklarda bile nadiren de olsa genetik yatkınlık, mutasyonlar ve küçük yaşlarda alınan radyoterapilerin tetikleyici etkileriyle sarkomlar, farklı tümörler ve lenfomalar görülebiliyor” şeklinde konuştu.
Geçmeyen ses kısıklığı güçlü bir sinyal
Baş ve boyun kanserlerinde tümörün yerleştiği yere göre belirtilerin de farklılaşabileceğini dile getiren Erkul, “Örneğin en sık karşılaşılan gırtlak ve ağız içi kanserlerinde ses kısıklığı ve ağız içinde geçmeyen yaralar görülüyor. Ya da daha nadir görülen burun içindeki tümörlerde burun kanamaları, burun tıkanıklığı, yüz ve ağızda yaralar gibi şikayetler ortaya çıkabiliyor. Bunlara ek olarak baş ve boyun bölgesinde ortaya çıkan şişlik ve kitleler de takip edilmesi gereken ciddi semptomlar arasında” şeklinde konuştu.